Ceza Hukuku
Antalya Adliyesi içinde yürütülen ceza ve ağır ceza davaları, Türk Ceza hukuku sisteminin dayanak oluşturduğu ceza hukuku kapsamına girmektedir. Ceza hukuku dar anlamda bir kamu hukuku alt dalı şeklinde tanımlanabilir. Bu kavram kendisiyle ilişkili olan infaz hukuku ile birlikte suç ve ceza olgularını merkeze alan bir hukuk türüdür ve ayrıca ceza muhakemeleri hukukunu da kapsar.
Ceza ve ağır ceza davalarında işleme koyulan denetimli serbestlik, yurt dışına çıkış yasağı ve benzeri uygulamaların nasıl icra edileceği ve hükmün kesinleştiği davalarda hangi cezanın verileceği gibi hukuki meselelerde ilke, usul ve esasları belirleyen hukuk dalına infaz hukuku denir. Ceza hukuk kendi içinde genel ceza hukuku ve özel ceza hukuku olarak iki farklı kategoriye ayrılır.
Ceza Hukuku Neleri Kapsar?
Ceza ve ağır ceza davalarına hukuki dayanak oluşturan ceza hukuku, davaya dayanak oluşturmak için; maddi unsur, manevi unsur, kanun unsuru ve hukuka aykırılık unsuru gibi dört başlığı da kapsamalıdır. İlk iki sırada yer alan maddi ve manevi unsurlar, suç isnat edilen sanık, şüpheli bireylerin kesinleşmiş ceza alabilmeleri adına koşul olarak aranır.
Manevi unsurlar bilinçli fiil, ayırt etme gücü, özgür irade ve kısaca cezai ehliyet olarak tanımlanan olguları kapsarken, maddi unsur suç iştigal eden eylemlerle ilgilidir. Bu unsurları ayrı alt başlıklar halinde biraz açmak faydalı olacaktır.
Maddi Ceza Hukuku
5237 numaralı Türk Ceza Kanunu kapsamında hükmedilen düzenlemeler ceza hukuku genel hükümleri ve ceza hukuku özel hükümleri şeklinde iki farklı kanuni metinden oluşurlar. Türk Ceza Kanunu içindeki ilk yetmiş beş madde genel hükümler üzerinedir. Yetmiş beşinci maddeden sonra 343. Maddeye kadar olan kısımlar ise özel hükümlere ayrılmıştır. Maddi ceza hukuku, ceza hukuku kapsamındaki maddi unsurlar üstünden hangi fiillerin suç sayılacağını hangilerinin de suç kapsamına alınamayacağını düzenler. Bu doğrultuda bir suçun öğelerini, cezai müeyyidelerini ve cezaların üst, alt sınırlarını düzenler.
Manevi Ceza Hukuku
Suç eylemi ceza hukukunda belirlenen tüm unsurları eksiksiz olarak içerse dahi kişilerin herhangi bir kastı bulunmadan ortaya çıkan suçlar, manevi unsur eksikliği nedeniyle ceza yaptırımlarının oluşmasını engelleyebilir. Fakat taksirle öldürme veya taksirle yaralama gibi kişinin hayatına ve beden bütünlüğüne zarar veren suçlarda manevi unsur şartı aranmamaktadır.
Manevi ceza hukuku, manevi unsurların davalarda göstereceği etkiyi biçimlendirir. Ceza ve ağır davalarında maddi unsur sayılan eylemler, manevi olarak özgür irade ve ayırt etme gücü olan bireyler tarafından istemli bir bilinçle işlenmelidir. Aksi takdirde herhangi bir ceza söz konusu olamayabilir.
Ceza Hukuku Alanında Neler Yapılır?
Ceza hukuku alanında çalışan avukatların en önemli işlerinden birisi güncel yasa değişikliklerini ve emsal kararları takip ederek müvekkillerinin faydası doğrultusunda aksiyon almaktır. Ayrıca ceza ve ağır ceza avukatları vekaleten davalarda müdafilik yapar, duruşmalara katılır.
İyi bir ceza hukukçusu müvekkillerinin; tahrik edilmeleri, etkin pişmanlıktan yararlanmak istemeleri veya suça neden olan hafifletici nedenleri gibi koşullar doğrultusunda ceza indirimi almaları için çaba gösterir. Davaların sorgulama, ifade verme, soruşturma ve kovuşturma gibi bütün süreçlerini takip eder. Kanıtların toplanmasına yardımcı olur.
Ceza davaları sadece sanık ve şüpheli statüsündeki müvekkilleri barındırmaz. Bir ceza ya da ağır ceza davasında müşteki mağdur sıfatındaki müvekkillerin de hakları korunmalı, suçluların adil ceza alması için çaba gösterilmelidir. Bu doğrultuda zararların giderilmesi için maddi ve manevi tazminat davaları söz konusu olabilir.
Son olarak hüküm giymiş, cezası kesinleşmiş müvekkillere infaz kurumlarında ziyaret gerçekleştirmek, cezaevi koşullarının iyileştirilmesi için çaba göstermek de ceza hukuku içinde yapılması gerekenlerin başında gelir.
Ceza Hukukunda Yetkili Olan Mahkemeler Hangileridir?
Ceza hukuku içindeki yetkili mahkemeler 5271 numaralı Ceza Muhakemeleri Kanunu 12/1 ve 12/2 doğrultusunda suç fiilinin icra edildiği yerin mahkemeleri olarak düzenlenmiştir. Fakat bu davalarda görevli kabul edilecek mahkemeler aşağıdakilerden herhangi biri olabilir:
- Çocuk Mahkemeleri,
- Asliye Ceza Mahkemeleri,
- Çocuk Ağır Ceza Mahkemeleri,
- Ağır Ceza Mahkemeleri,
- Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemeleri.
Bu görevli mahkemelerden hangisinde davanın görüleceği; suç işleyen kişinin nitelikleri, suçun içeriği ve suça dair ön görülen cezalar doğrultusunda belirlenir.